• 0 (535) 931 0 322
  • info@urocentre.com
  • Seyhan/ADANA
Uncategorized
İKTİDARSIZLIK VE SERTLEŞME SORUNU

İKTİDARSIZLIK VE SERTLEŞME SORUNU

Sertleşme Bozukluğu

Sertleşme bozukluğu, cinsel ilişki için gerekli olan penisteki sertleşmeye ulaşmada ve/veya sertleşmeyi sürdürmede yetersizlik olması ve bu sorunun süreklilik göstermesidir. Bu sorun kişinin hayat kalitesini, kendine güvenini ve sosyal etkileşimini azaltabilen bir sağlık sorunudur ve birçok sağlık sorununun öncül göstergesi olabilir.

Yurt dışı menşeili bir çalışmada 40-70 yaş arası erkeklerde peniste sertleşme bozukluğu gelişme ihtimalinin  %52 olduğu (hafif, orta ve ileri düzeylerde) gösterilmiştir. Türkiye’de yapılan geniş serili bir çalışmada değişik derecelerdeki sertleşme bozukluğu riski maalesef %69 olarak bulunmuştur.

Sertleşme Bozukluğu Nedenleri

Sertleşme sorununa yol açma ihtimali yüksek olan risk faktörleri aşağıda verilmiştir;

Diyabetes Mellitus (Şeker Hastalığı): Şeker hastalarında sertleşme bozukluğuna yol açan   temel sorun penise giden sinir ve damar hasarıdır. Şeker hastalarının büyük bir kısmında farklı düzeylerde sertleşme bozukluğu  mevcuttur. Sertleşme bozukluğu şeker hastalarında  normal kişilere göre 3 kat daha fazla görülmektedir. Sertleşme bozukluğu şeker hastalığının da ilk belirtisi olabilir.

Kalp ve Damar Hastalıkları: Kalp ve damar hastalıkları  için şeker hastalığı, yüksek tansiyon, kolesterol yüksekliği, hareketsiz yaşam tarzı, obezite ve sigara içimi risk faktörlerindendir. Bu risk faktörleri aynı zamanda sertleşme bozukluğu için risk oluşturur. Şeker hastalığında olduğu gibi kalp ve damar hastalıklarının ilk belirtisi sertleşme bozukluğu olabilir.

Yüksek Tansiyon (HT): Yüksek kan basıncının damar iç yüzeyinde yarattığı hasar nedeniyle sertleşme bozukluğuna  yol açtığı bilinmektedir. Kan basıncı kontrolü sağlanan hastalarda bu sorunun azaldığı  görülmüştür. Bu kontrol sağlanırken yaşam tarzı değişikliklerine ek olarak ilaç seçiminde sertleşme bozukluğuna  yol açma olasılığı yüksek olan ilaçlar yerine düşük riskli ya da güvenli ilaçları tercih etmek gerekmektedir.

Sigara kullanımı: Sigara kullanımı damarları büzücü etkisi ve penisten kan kaçağını (veno oklüzif disfonksiyon) arttırması nedeniyle sertleşme sorunu için önemli risk faktörleri arasında sayılmaktadır. Aynı zamanda sertleşme sorunu pasif içicilerde de normal kişilere göre daha fazla görülmektedir.

Obezite: Çalışmalar özellikle vücut kitle indeksi >30 kg/m2’nin üzerinde olan hastalarda sertleşme bozukluğu görülme sıklığının belirgin olarak arttığını göstermektedir. Kilo veren ve düzenli egzersiz yapan hastalarda sertleşme bozukluğu kendiliğinden çözülebilmektedir.

İlaç kullanımına bağlı gelişen sertleşme bozukluğu:

Sertleşme bozukluğu şikayetiyle hekime başvuran hastanın kullandığı ilaçlar mutlaka sorgulanmalıdır. Sertleşme bozukluğu yaptığı bilinen yüksek riskli ilaçlar yerine, sertleşme bozukluğu yapma olasılığı olmayan ilaçların  verilmesi uygun olacaktır.

Sertleşme Bozukluğunun Teşhisi

Bir erkekte peniste sertleşme sorunu varsa bu sorunun en az 6 ay boyunca devam etmesi gerekir. Sertleşme sorunu psikolojik olabileceği gibi bedensel de olabilir. Psikolojik sorunlarda sertleşme sorunu genellikle birdenbire başlar, stresli bir ortam tabloyu ağırlaştırabilir, arada sırada peniste normal sertleşmeler olabilir, sabah peniste sertleşmeler görülebilir. Bedensel sorunlarda ise sertleşme sorunu süreklidir, yavaş yavaş ilerler, arada normal ereksiyonlar olmaz, genellikle sabah sertliği de olmaz. Sertleşme sorunun nedenini bulmak önemlidir. Çünkü her iki sorunun çözüm yolları ve tedavileri farklıdır.

Sertleşme bozukluğunda hangi tetkikler yapılır? 

Hastalardan bazı kan testlerini yaptırmaları istenir. Erkeklik hormonuna (testosteron) mutlaka bakılmalıdır. Bunun yanısıra kan şekeri, kolesterol ve lipid testleri ile seçili bazı olgularda daha ayrıntılı hormon testleri de yapılmalıdır. Sorunun bedensel olduğu düşünülüyorsa penise sertleşme yapıcı iğne batırılarak yapılan penil renkli doppler testini de yapmak gerekir.

Sertleşme Bozukluğunun Tedavisi

Sertleşme bozukluğu tedavisinde önce sertleşme sorununa yol açan risk faktörlerinin ortaya konulması ve düzeltilmesi  ve yaşam stili ile ilgili iyileştirici önlemlerin alınması gereklidir. Bu çözümler yeterli olmazsa diğer tedavi yöntemleri denenmelidir.

Kişilerin televizyon başında geçirdikleri süre azaltılmalı ve spor yapmaya teşvik edilmelidirler. Haftada 2,5-5 saat hafif, 1-2,5 saat orta şiddette aerobik, haftanın 3 günü de izometrik (kas germe) egzersizi yapılması ve sağlıklı beslenme alışkanlığı kazanılması mutlaka önerilmelidir.

Hormonal bozukluklar:

Erkeklik hormonu yetmezliği, testisteki bazı sorunlara bağlı olabildiği gibi bazı bedensel sorunlara bağlı olarak da ortaya çıkabilir. Bu hastalarda erkeklik hormonunun dışarıdan verilmesi gerekir. Aynı zamanda prolaktin adını verdiğimiz beyinden salgılanan hormonun fazlalığı da sertleşme sorunu yapabilir. Uygun tedavi ile sertleşme sorunu giderilmektedir.

Psikolojik sorunlara bağlı ortaya çıkan sertleşme sorunu:

Psikolojik sorunlara bağlı sertleşme sorunu olduğu düşünülen hastalarda tedavinin cinsel terapi şeklinde yapılması ve mümkünse tedavi seanslarına hastanın partnerinin de dahil edilmesi sağlanmalıdır.

Sertleşme sorununda basamaklı tedavi stratejisi

Her basamaktaki hastanın iyileşme derecesi, oluşabilecek yan tesirler ve tedaviye ilişkin tatmin seviyesi mutlaka değerlendirilmeli, bir sonraki basamaktaki yönteme geçmeden önce mevcut yöntemin uygun kullanımının teyit edilmesi, yeniden denenmesi veya kombine tedaviler konusunda danışmanlık verilmelidir.

1. Basamak tedavi:

Ağızdan ilaç tedavisi (Fosfodiesteraz Tip 5 İnhibitörleri-PDE5İ)

Klinik olarak tatminkâr cinsel ilişkinin sağlanması konusunda kanıtlanmış etkinliği, güvenirliği sebebi ile tedavi kılavuzlarda standart olarak birinci basamak önerilen ilaçlar PDE5 inhibitörleridir.

PDE5İ sertleşmeyi kendi başlarına başlatamazlar. İlaçların etkili olabilmesi için hastalarda cinsel uyarı olması şarttır. PDE-5İ ilaçları cinsel ilişki öncesi alınan ilaçlardır. 3 farklı ilaç grubu vardır. Her grupta cinsel ilişkiden ne kadar zaman önce ilaçların alınması gerektiği hastalara söylenmektedir. Genellikle ilişkiden 1 saat önce alınmaları yeterli olmaktadır.  İlaç alımını takiben yeterli cinsel uyarı sağlanması, ilaç ile birlikte gıda alımının azaltılması ve tedavi ajanında sebat etme (en az 8 -9 doz alımı) tedavi başarısı açısından önemlidir. İlaçlara bağlı bazı yan etkiler görülebilir. Bunlar yüzde kızarıklık, burunda tıkanma, baş ve mide ağrısı ile birlikte bel ve sırt ağrılarıdır. Kalp hastalarında bu ilaçlar doktor tavsiyesiyle kullanılmalıdır. İlaçların başarı şansı %70’tir. Şeker hastalarında bu ilaçların etkisi biraz daha düşüktür.

Düşük yoğunluklu şok dalga tedavisi (ESWT):

ESWT şok dalga tedavisi anlamına gelmektedir. Tedavideki amaç penis içerisindeki hasarlanmış damarların tamirini ve yeni damar oluşumunu sağlamaktır.  Tedavi haftalık seanslardan oluşmaktadır. (Dünya literatüründe, orta düzeyde sertleşme sorunu olan hastalarda ve peyroni hastalığında en az 12 seans önerilmektedir). Tedavi protokolü doktor ve hasta koordinasyonu ile belirlenebilir. Seanslar 15-20 dakika kadar sürmektedir. Hastaneye yatış, anestezi gerekmemektedir. 

Trombositen zengin plazma (PRP):

Trombositlerin vücuttaki asıl görevi pıhtılaşmayı sağlamaktır. Ancak bunun yanında yeni damar oluşumunu ve damarların tamirini sağlayan büyüme faktörlerinin kanda artışını da sağlamaktadır. Bu özelliği nedeniyle kandan alınan 1 tüp kanın içindeki trombositler özel bir yöntem ile ayrıştırılarak penise enjekte edilir. 4-6 seans tedavi sonrası hastaların daha sağlıklı bir ereksiyona kavuştuğu çeşitli çalışmalarda gösterilmiştir. 

2. Basamak Tedavi:

Penis süngerimsi cisimi içerisine serleşme yapıcı iğne tedavisi

Penis içerisinde sertleşmeyi sağlayan 2 adet süngerimsi cisim vardır. Sertleşme olması için bu süngerimsi cisimlerin kan ile dolu olması gerekmektedir. Ereksiyon sorununda bu cisimlerde yeterli derecede kan birikmeyince ya da biriken kan penis içinde hapsolmadığı için ereksiyon sorunu olmaktadır. İğne tedavisinde penis süngerimsi cisimcikleri içerisine sertleşme yapıcı iğne yapılır (Alprostadil). İğne yapıldıktan sonra peniste sertleşme 5-15 dakika içerisinde başlar. İğne tedavisi hap tedavilerinden daha etkilidir. Ancak, bu tedaviye bağlı peniste ağrı, peniste istenilenden fazla sertleşme olması, morarma ve kanama gibi sorunların da ortaya çıkabileceği bilinmelidir.

3. Basamak tedavi:

Penis Protezi (Mutluluk Çubuğu)

Mutluluk çubuğu takılması işlemi, hap ve iğne tedavilerine yanıt vermeyen durumlarda tercih edilir. Yüksek etkinliği vardır  ve hastalarda tatmin edici sonuçları oluşturan bir yöntemdir. Ereksiyon sorununun kesin çözümüdür.

Tedavide kullanılan çubuklar piyasada bükülebilir (semirijid) ve şişirilebilir (2 parçalı veya 3 parçalı) olmak üzere iki şekilde sunulmaktadır. Şişirilebilir olanlar  daha doğal sertleşme işlevi oluşturmaları sebebi ile daha fazla tercih edilmektedir. Bükülebilir çubuklar ise hem cerrahi teknik hem de hasta açısından kullanım kolaylığı avantajı sağlamaktadır. Her iki yöntem de vücut dışında görülen bir parça yoktur. Mutluluk çubuğu takılması işleminde ameliyat yerinin iltihaplanması ve cihazın bozulması gibi sorunlar görülebilir. Bu yüzden bu çubukların deneyimli cerrahlar tarafından takılması önemlidir, ayrıca cihazların bozulmaya karşı uzun garanti süresinin olmasına da dikkat edilmelidir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir